14 Aralık 2009 Pazartesi


hiç aklımda yoktun
habersizdim
suskun geldin
sinsice yerleştin
nasıl olurda taş duvarlar ördüğüm yüreğime
seni kendi ellerimle koymuşum.
neyin farkındasızlığı bu eyy hayat.


nedensizdi kaçış
sıradan el tutuşlar,
sahte bakışlar,
ve;
yalnızdı taş tutmuş yürekler...


bu dökülen gözyaşı
acının, ızdırabın kanıtıdır.
taş tutan yüreğin söküldüğü
bağrın için için sızladığı andır...
bu yürek;
kimi zaman masum, kimi zaman taştır.
eyy aşk
varlığınla mazlum
yokluğunla gaddarsın..